Ana SayfaArşivMakalelerÜNİVERSİTELERE REKTÖR ATANMASI

ÜNİVERSİTELERE REKTÖR ATANMASI

Kurumumuz Üyesi Prof Dr. Hikmet Sami Türk’ün yazılı açıklaması :

“Anayasa’mızın ‘Yükseköğretim kurumları’ kenar başlıklı 130. maddesinin I. ve VI. fıkralarına göre; ‘… çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip’ üniversitelerde ‘Kanunun belirlediği usul ve esaslara göre; rektörler Cumhurbaşkanınca, dekanlar ise Yükseköğretim Kurulunca seçilir ve atanır.’

Yükseköğretim Kanun’un 2.7.2018 tarih ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK)’nin 135. maddesi ile değişik   13. maddesine göre; ‘Devlet ve vakıf üniversitelerinde rektör, Cumhurbaşkanınca atanır. Vakıflarca kurulan üniversitelerde rektör atanması, mütevelli heyetinin teklifi üzerine yapılır.’

10.5.2018 tarih ve 7142 sayılı Kanun’la verilen yetkiye dayanılarak Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakan Binali Yıldırım başkanlığındaki (şimdilik son) Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan ve ‘Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve KHK’lerde Değişiklik Yapılması Hakkında KHK’ başlığını taşıyan 2.7.2018 tarih ve 703 sayılı KHK’nin girişinde bu konudaki Bakanlar Kurulu kararı da belirtilmekle  birlikte;  16 Nisan 2017 günü halkoyu ile kabul edilen 6771 sayılı Anayasa Değişikliği Kanunu ile Anayasa’nın 130. maddesinde  herhangi bir değişiklik yapılmamıştı. Böyle olduğu hâlde 703 sayılı KHK’nin başlığı ve girişiyle çelişen bir şekilde 135. maddesi ile Yükseköğretim Kanun’un 13. maddesinde yapılan değişiklikle  rektör ve dekanların seçimi hakkında yeni hüküm getirilmiştir. Devlet üniversiteleri bakımından bu hüküm,  Anayasa’nın 130. maddesinin tekrarından ibarettir. Daha önce olduğu gibi, örneğin öğretim üyeleri tarafından seçilen üç adaydan birinin Cumhurbaşkanınca atanması gibi bir ‘usul’ öngörülmemiştir. Bu yönüyle 703 sayılı KHK ile Yükseköğretim Kanun’un 13. maddesinde yapılan değişiklik, Devlet üniversiteleri bakımından eksik bir düzenlemedir. Vakıf  üniversiteleri için öngörülen ‘mütevelli heyeti teklifi’ usulüne benzer bir şekilde ‘üniversite senatosu teklifi’ düşünülebilirdi.

Yürürlükteki 13. maddeye göre Cumhurbaşkanı istediği kişiyi herhangi bir kayıtla bağlı olmaksızın rektör atayabilmektedir. Aynı zamanda AKP Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 üniversitenin rektörünü kendi partisinin eski milletvekilleri arasından seçmiştir. Bu, partili Cumhurbaşkanı uygulamalarının yeni bir örneğidir. Atanan rektörler ne kadar değerli insanlar olsun, bu görev için ilgili üniversitelerin kendi içlerinde bekleyen öğretim üyeleri olduğu unutulmamalıydı.

 Aslında bu konuda en doğru ve demokratik yöntem, geçmişte olduğu gibi bir özyönetim modelidir. Bunun için gerekli yasal değişiklik kolaylıkla yapılabilir. En doğru ve Anayasa’ya da uygun olan, üniversitelerin kendi içlerinden seçtikleri rektörün Devletin başı olarak Cumhurbaşkanınca atanmasıdır. Yeni kurulan üniversitelerde ise kurucu rektör, daha başlangıçta Cumhurbaşkanınca atanabilir.”

 (16.8.2020).