Ana SayfaArşivMakalelerOHAL Düzenlemeleri

OHAL Düzenlemeleri

Ankara, 14 / 11/2016

Türk, İsviçre, Alman ve Fransız Anayasalarının OHAL Düzenlemeleri ile İlgili Hükümlerinin Hukuki Açıdan Değerlendirilmesi

§ 1. Olağanüstü Hal Kavramı ve Uygulama Biçimleri

I. Kavram

Devlet ve devlet düzeninin varlığı veya Devletin temel organlarının görevlerinin ifasının, silahlı isyan, başkaldırma, askeri darbe suretiyle engellenmesi, varlığının ağır tehdit altında bulunması durumuna olağanüstü hal denmektedir.

Kamunun güvenliği ve kamu düzeninin tehdit altında bulunmasını önlemek ve korumak için, olağanüstü tedbirler alınmasını gerektirir.

Mevcut ve yürürlükteki anayasa hükümleri yerine “olağanüstü durum” kuralları uygulanır.

Olağanüstü hal kuralları, ya önceden mevcut anayasada içeriğinde düzenlenmiş olabilir veya yer almamış da olabilir. Anayasada, olağanüstü durumlarda, anayasadaki hükümlerin hangilerinin uygulanmayacağı öngörülür.

İkinci durumda; olağanüstü hali, ortadan kaldırmak için, anayasada öngörülmemiş olağanüstü tedbirler öngörülür ve uygulanır.

Modern devlet anayasaların çoğunluğunda olağanüstü hal ile ilgili oldukça detaylı hükümler yer almışken, diğer az sayıdaki bazılarında hiç bir hüküm öngörülmemiştir.

Önceleri, olağanüstü hal durumu, işgal, örfi idare veya savaş hukuku gibi dış tehlikelerde sınırlı iken, şimdi artık bununla ilgili düzenlemeler içteki ayaklanmalarda, iç harp veya tabii afetler durumlarında da uygulama alanı bulmaktadır.

Önceleri olağanüstü hal durumu esas olarak savaşla bağlantılı olduğu halde, son zamanlarda daha çok toplum kesimlerindeki huzursuzluk ve ayaklanmalarda polisiye tedbirler olarak karşımıza çıkmaya başlamıştı.

Olağanüstü halin yetkili organ veya organlar tarafından kararlaştırılması durumunda, geçici olarak Anayasa ve bazı hükümleri yürürlükten kaldırıldığı duyurulur ve yasama organının yetkileri, icra organına devredilir.

II. Uygulama Biçimleri

OHAL uygulama biçimlerini dıştan ve içten kaynaklanma alanları ile uygulama konuları açısından sınıflandırmak mümkündür.

1. Dış ve İç Odaklı Olaylarla İlgili OHAL Uygulamaları

Savaş hali ve işgal gibi dıştan kaynaklı olaylarda, ülke çapında sıkı yönetim (örfi idare) şeklinde kararlaştırılan OHAL durumudur.

2. Ülke Düzeyinde OHAL ve Mahalli Nitelikte OHAL

OHAL konusu olan yurtiçi isyan, silahlı ayaklanmalarda, OHAL uygulaması ülke çapında kararlaştırılır.

Mahalli OHAL ise, belirli bölge, il ve ilçelerde ortaya çıkan huzursuzluk ve kargaşaları, kamu düzeni bozan olaylar üzerinde, bu mahallelerde uygulanmasına karar verilen dar kapsamlı OHAL durumudur.

3. Ciddi Mali Kriz, Ağır Ekonomik Koşullardan Kaynaklanan OHAL Uygulamaları

Dünya çapında ve ülke çapında ciddi ve ağır ekonomik koşulların varlığı halinde kararlaştırılan OHAL durumlarıdır.

4. Tabii Afet ve Felaketler İlgili OHAL Uygulamaları

Ülke çapında veya mahalli nitelikte afet, deprem ve diğer tabii OHAL durumlarıdır…

§ 2. İsviçre Federal Anayasasının OHAL ile İlgili Hükümleri

I. Dış ve İç Güvenlik İçin Tehlike Yaratan Olağanüstü Durumla İlgili Federal Anayasanın 185. Maddesi Hükmü

(4) fıkradan ibaret olan 185. madde hükmünün;

1. fıkrasında; İsviçre’nin dış güvenliğinin bağımsızlığının ve tarafsızlığının korunması için Federal hükümet; gerekli tedbirleri alacağı hükme bağlanmıştır.

2. fıkra hükmünde ise; yurtiçi güvenliğinin sağlanması için, federal hükümetin gerekli önlemleri alacağı öngörülmüştür.

3. fıkra hükmünde ise; Federal hükümetin, doğrudan bu maddeye dayanarak meydana gelmiş veya tehlikeli duruma girmiş kamu düzeni bozan, ülkenin iç ve dış güvenliğini sarsan olaylar için yönetmelik ve idari işlemleri yürürlülüğe koyabileceği, çıkarılacak bu federal yönetmeliklerin belirli süreli olması gerektiği öngörülmüştür.

4. fıkra hükmünde ise; acil ve zaruri hallerde, silahlı kuvvetleri göreve çağırabileceği, ordunun dört binden fazla aktif hizmette ki görevli askeri görevlendireceği bu görevlendirme hal ve şartlara göre üç haftadan fazla sürecekse, federal meclisi derhal toplantıya çağırması gerektiği, hükme bağlanmıştır.

Federal Anayasanın bu hükmü; Federal hükümete devletin dış ve iç güvenliğini koruma görevinin ifası için zaruri olan yasal tedbirleri alma yetkisi vermiş bulunmaktadır.

Federal Hükümet kendisine tanınan bu yetkiye dayanarak, üç hafta süreli dört bin askeri görevlendirebileceği, daha fazla askerin görevlendirilmesi ve görev süresinin üç haftadan fazla olmasına ihtiyaç bulunması durumunda, federal parlamentoyu toplantıya çağırması gerektiği hükme bağlanmıştır.

II. Federal Mahkemenin, Hukuki Duruma Federal Anayasada Doğrudan OHAL Durumunda Yetki ve Görevlerin İlgili Bir Hüküm Mevcut Değildir.

Yalnız Federal Anayasanın 189. maddesinde, Federal Mahkemenin yetkileri sayılırken 4. fıkra hükmünde “Federal Meclis ile Federal Hükümetin işlemlerinin iptal edilmeyeceği, bunun istisnasının ise Federal Kanunda düzenleneceği öngörülmüştür.

§ 3. Fransız Anayasasının Olağanüstü Hal (OHAL) İle İlgili Hükümleri

Fransız Anayasasının 16 ve 36 maddelerinde doğrudan OHAL ile hükümleri düzenlenmiştir.

I. Anayasanın 16. Maddesi Hükmü

Bu madde hükmü toplam beş (5) fıkradan oluşmaktadır.

1. fıkrada; cumhuriyetin kurumları, milletin bağımsızlığı, ülkenin bölünmez bütünlüğü veya üstlendiği kamu kuvvetlerinin uluslararası yükümlülükleri ağır şekilde ve doğrudan tehdide maruz kalırsa, anayasa gereğince düzene uygun faaliyetleri kesintiye uğrarsa, cumhuriyetin başkanı usulüne uygun ve resmi şekilde; Başbakan, Meclislerin Başkanları ve anayasa konseyi ile istişare ederek, bu hal ve şartların gerektirdiği tedbirleri alır.

2. fıkra hükmünde ise; bu durumu millete bir bildiri ile duyurur.

3. fıkra hükmünde ise; bu tedbirlerle istenen amaç, anayasal kamu güçlerinin en kısa zamanda, görevlerin ifasını güvence altına almaktadır. Bununla ilgili olarak, Anayasa Konseyinin görüşünü almalıdır.

4. fıkrasında; parlamento anayasa gereği kendiliğinden toplanır.

5. fıkra hükmünde ise; millet meclisi olağanüstü yetkilerin kullanılması esnasında kapatılamaz, feshedilemez.

II. Anayasanın 36. Maddesi Hükmü

Bu hükmün 1. fıkrasında; örfi idareye bakanlar kurulu tarafından karar vereceği öngörülmüştür.

2. fıkra hükmünde ise; 12 günü aşan süre için  yalnızca parlamentonun yetkilendirilmesi zorunludur.

 Cumhurbaşkanın ilk olarak OHAL hakkında karar vermesi için, başbakan, meclislerin başkanları ile Anayasa Konseyine istişare etmelidir.

Cumhurbaşkanın anayasa hükmü gereğince “kamu düzeni ile ilgili, OHAL kararı verip, bildiri yayınlayabilmesi için;

– Kamu düzeninin doğrudan ağır tehlikeye düşme tehlikesi ortaya çıkması,

– Ya da tabii afetler ve felaketlerin şekli ve niteliği, ağırlığı kamusal bir felakete yol açmış olmalıdır.

Bu durumlardan korunmak ve önlemek için; sokağa çıkma yasağına karar verebilir. Seyahat özgürlüğünü sınırlandırabilir. Kamu düzeni ve kamu güvenliğini sağlamak ve tesis etmek için, ev aramaları yapabilir. İnsanları ev hapsine koyabilir. Olağanüstü hal süresi önce en fazla 12 gün için geçerli olacağını karar verilebilir. Bu süreyi aşan OHAL hali için, kanunun müsaade etmesi gerekir.

OHAL düzenleyen kanun, 1955 yılında Cezayir Harbi sırasında çıkarılmış, bundan sonra, 1985, 2005 yıllarında, kamu düzenini bozucu hareketlerde, 13 Kasım 2015 tarihinde terörist faaliyetler esnasında, en sonunda, şu anda halen yürürlükte olan 14 Temmuz 2016’da ilan edilen, Ocak 2017 tarihine kadar devam edeceğine karar verilen OHAL durumlarıdır.

§ 4. Federal Almanya Anayasasının Olağanüstü Hal ile İlgili Hükümleri

Federal Alman Temel Yasasının 115a, 115b, 115c, 115d, 115e, 115f, 115g, 115h, 115i, 115k ve 115l toplam (11) maddesi hükümlerinde olağanüstü durumların meydana gelmesi durumunda, Federal Hükümetin, meclislerin ve anayasa mahkemesinin görev ve yetkileri, hukuki durumları ve ayrıca hukuki durumları hükme bağlanmıştır.

I. Olağanüstü Halin Tesbitine İlişkin 115a maddesi Hükmü

Olağanüstü duruma yol açan olaylar tesbiti, Federal Devletin savunmasının esaslarını toplam (5) fıkra halinde öngören, 115a maddesinin;

1. fıkrasında; Federal ülkenin silahlı gücü ile saldırıya uğradığı veya böyle bir saldırının doğrudan tehdidi altında olduğunun tesbiti, Federal Millet Meclisi tarafından, Eyaletler Meclisinin onayı ile, tesbit eder. Bu tesbit Federal hükümetin teklifinin, Federal Millet Meclisinin verilen kabul oylarının üçte iki çoğunluğunun oyu ile gerçekleşir. Ancak bu çoğunluk en az Federal Millet Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğundan daha az olmamalıdır.

2. fıkrasında; ortaya çıkan durum, kaçınılması ve engellenmesi mümkün olmayan,  derhal müdahale edilmesini gerektiren veya ortadan kaldırılması imkansız olan engeller Federal Millet Meclisinin zamanında toplanmasını mümkün kılmıyorsa veya karar verme yeteneği yoksa, müşterek komisyon tarafından kullanılan oyların üçte iki çoğunluğu ile ancak üyelerin salt çoğunluğunun kararı ile bu tesbiti yapabilir.

3. fıkrasında; bu tesbitin Federal Cumhurbaşkanı tarafından, federal resmi gazetede Anayasanın 82. maddesi uyarınca yayımlanır. Bu yayın zamanında yapılması mümkün olamıyorsa, yayımlanma başka biçimde yapılır. Hal ve şartlar uygun düştüğü ölçüde, bu yayın sonradan federal resmi gazetede yapılır.

4. fıkrasında; Federal devlet ülkesi silahlı saldırıya uğrarsa ve federal organları 1. fıkranın 1’in birinci cümlesi uyarınca, bu tesbiti hemen derhal yapma imkanından mahrumsa, bu tesbit, saldırının başladığı anda yapılmış ve ilan edilmiş sayılır. Federal Cumhurbaşkanı, şartlar uygun hale geldiğinde, bu tesbitin yapıldığı tarihini açıklar.

5. fıkrasında; devletin savunma durumunun tesbiti ilan edildikten sonra ve federal devlete ait bölgenin silahlı saldırıya uğradığını, Federal Cumhurbaşkanı, Federal Millet Meclisinin onayı ile devletin savunma hakkının varlığı hakkında uluslararası açıklamayı yapar.

Federal Anayasanın yukarıda metni bulunan 115a maddesinde, olağanüstü durumlarda, Federal devletin kendisini savunma hakkının esasa ve şekle ait şartları bu konuda yetkili, federal organlar belirtilmiştir.

Alman Anayasasında; “olağanüstü hal” sözcüğü yer almamıştır. Ancak, olağanüstü belirli tehdit ve tehlike durumlarında olağanüstü tedbirlere başvurulacağı hükme bağlanmıştır. Bununla bağlantılı olarak federal silahlı kuvvetlerin, iç güvenlikte görevlendirileceği ve belirli temel hak ve özgürlüklerin askıya alınabileceği öngörülmüştür.

Ayrıca, devletin kendini savunma durumu tesbit olunduğunda, şartlara göre, Federal Millet Meclisi ile federal eyaletler meclisin üyeleri arasından 48 üyeli müşterek bir komisyon oluşan bir olağanüstü hal parlamentosu kurulur. 48 üyenin; üçte ikisi Federal Millet Meclisi Milletvekillerinden, üçte biri Federal Eyalet Meclisi eyalet milletvekillerinden seçilir. Bu olağanüstü hal parlamentosu, Federal Millet Meclisinin toplanmasının imkansız olduğu engellerin varlığı halinde kurulur.

II. Silahlı Kuvvetleri Görevlendirme ve Emretme Yetkisinin Federal Başbakana Devredilmesini Düzenleyen 115b Maddesi Hükmü

Federal devleti savunulması durumunun ilanı ile birlikte silahlı kuvvetleri emir ve komuta etme, Federal Başbakana ait olur.

Madde metni açıktır. Federal Almanya silahlı kuvvetlerini emretme ve komuta etme yetkisi Federal Başbakana ait olduğu ve hal ve şartlara göre, Başbakanın silahlı kuvvetleri, olağan üstü hale yol açan olay ve kişilere karşı gerekli biçimde kullanma yetkisi verilmektedir.

III. Genişletilmiş Federal Kanun Yapma Yetkisini Düzenleyen 115c Maddesi Hükmü

(4) fıkradan ibaret bu maddenin;

1. fıkrasında; Federal devlet kendini savunma durumunda, yasa yapma yetkisinin eyaletlere bırakıldığı alanlarda, yasama koyma yetkisi olmasa bile yasa çıkarabilir. Bu kanunlar için, Federal eyaletler meclisinin onayının alınması gereklidir hükmü öngörülmüştür.

2 fıkrasında; Federal savunma durumunun devamı esnasında şartlar gerekli gösteriyorsa; savunma durumu için fedaral kanunla;

– Bent 1’e göre; 14. maddenin, 3. fıkrasının 2. cümlesi hükmünde farklı olarak, kamulaştırmalarda, geçici olarak tazminat düzenleyebilir.

– Özgürlükleri 104. maddenin 2. fıkrasının 3. cümlesi ve 3’ncü fıkranın 1. cümlesinde öngörülen süreden farklı şekilde, hakim normal yürürlükte olan süreyi dikkate almadan gözaltı süresini en fazla  dört gün olarak belirleyebilir.

3. fıkrasında; Halen mevcut veya doğrudan tehdit oluşturan saldırıları önlemek için gerekli ise savunma durumu için, federal eyaletler meclisinin onayını alarak, Federal devletin ve eyaletlerin yönetim ve mali konularda VIII, VIIIa, ve X. bölümlerdeki hükümlerindeki düzenlemelerden farklı olarak eyaletlerin, şehirlerin (gemeindeleri) ve gemeindeler birliklerinin özellikle finans bakımından varlıklarını devam ettirmeleri için gerekli Federal yasal düzenlemeleri yapabilir.

4. fıkrada; 1. fıkra ve 2 fıkranın (1) nolu bent hükmü uyarınca yürürlüğe konulacak Federal kanunların, yürürlüklerinin önceden hazırlanması için, savunma durumu yürürlüğe girmeden önce, uygulanabilir.

IV. Federal Kanun Yapma Usul ve Esaslarının Çabuklaştırılmasına İlişkin 115d Maddesi Hükmü

Bu hükümde, Federal savunma durumunda, 76. maddenin 2. fıkrası, 77. maddenin 1. fıkrasının (2) cümlesi ve 2. fıkrada, 4. fıkra hükümleri, 78. madde ve 82. maddenin 1. fıkrası ile 3. ve 3. fıkrası hükümlerinden farklı uygulamalar yapılabilir. Hükümet tarafından hazırlanan kanun tasarıları aynı anda iki meclise sunulur. Bu tasarılar müşterek toplantıda görüşülür.

V. Müşterek Komisyonun Görevlerini Öngören 115e Hükmü

İki fıkradan oluşan bu maddenin;

1. fıkrasında; müşterek komisyon;  federal savunma durumunda, kullanılan oyların üçte iki çoğunluğu ile, ancak en az üyelerinin salt çoğunluğu ile Federal Millet Meclisinin engeller ortadan kalkmadan toplanması mümkün görülmüyorsa, zamanında toplanması öngörülüyorsa veya bu meclis karar verme ehliyetine sahip olmadığını tesbit ederse, Federal Millet Meclisi ile eyaletler meclisini bütün haklarını kullanır.

2. fıkrasında; müşterek komisyonun yaptığı kanun ile Federal Anayasa değiştirilemez tamamen veya kısmen yürürlükten kaldırılamaz ve uygulanamayacağı öngörülemez. Müşterek komisyon, Anayasanın 23. maddesinin 1. fıkrasının, 2. cümlesi, 24. maddesinin 1. fıkrası veya 29. maddesine göre kanun çıkarmak yetkisine sahip değildir.

VI. Federal Hükümetin Genişletilmiş Yetkilerine İlişkin 115f. Maddesi Hükmü

Federal hükümet, federal devletin savunulması durumun tesbiti halinde, şartlar gerektirdiğinde;

1 nci fıkra hükmünün 1 nci bendi; Federal sınır koruma birliklerin, federal polisini federal ülkenin tamamında görevlendirebilir.

2 nolu bende göre, Federal idare dışında, eyalet hükümetlerine de, zorunlu ve acil görürse, eyalet makamlarını talimat verebilir. Bu yetkilerini, kendisinin belirleyeceği eyalet hükümet üyelerine devredebilir.

2. fıkra hükmünde ise; 1. fıkra gereğince alınan tedbirleri, gecikmeksizin, Federal Millet Meclisine, Federal eyaletler meclisine ve müşterek komisyona bildirmelidir.

VII. Federal Anayasa Mahkemesinin Durumuna ve Yetkilerine İlişkin 115g Maddesi Hükmü

Bu hükme göre, Federal mahkemenin, anayasadaki yeri ve anayasal görevlerinin ifası ile ilgili hususlara dokunulamaz. Hakimlerin bağımsızlığına engel olamaz. Federal Anayasa Mahkemesi Kanunu, müşterek komisyonun yapacağı bir kanunla yalnızca, federal anayasa mahkemesinin görüşüne uygun olarak mahkemenin görevlerinin ifası için gerekli ise, değiştirilebilir. Böyle bir kanun çıkarılıncaya kadar, Anayasa Mahkemesi, mahkemenin karar alma ve çalışma kaabiliyetini muhafaza için, gerekli tedbirleri alabilir. Federal mahkemenin 2. cümle ve 3. cümleye uyarınca alacağı kararları, mevcut üyelerin salt çoğunluğu vermelidir.

VIII. Seçim Dönemlerine ve Üstlenilen Görevlerin Devamına İle İlgili 115h Maddesi Hükmü

Bu maddenin 1. fıkrasında; devletin savunulması durumunun devamı esnasında seçim dönemleri sona eren, Federal Millet Meclisinin veya eyaletlerin halk temsilcilerinin seçim dönemleri durur. Devletin savunma durumu sona erdikten altı (6) ay sonra işlemeye başlar. Devletin savunma durumunda, görev süreleri sona eren ve seçimi ertelenen Cumhurbaşkanın seçimi, savunma durumunun sona ermesinden sonra uzatılmış olan görev süresi dokuz (9) ay, eyaletler meclisi başkanın görevi ise, ayni şekilde dokuz (9) ay sonra sona erer. Devletin savunma durumu nedeniyle görev süreleri ertelenen, Federal Anayasa Mahkemesinin görev süreleri, savunma durumu sona ermesinden itibaren altı (6) ay sonra biter.

2. fıkrasında; Federal Başbakanın müşterek komisyon tarafından seçilmesi gerekli olursa, Federal Cumhurbaşkanın teklifi üzerine, yeni Federal Başbakan, Komisyonun salt çoğunluğunun oyu ile seçilir. Komisyon, Başbakan hakkında güvensizlik oyu, ancak üyelerinin üçte iki çoğunluğunun oyu ile yeni başbakanın seçilmesi durumunda gerçekleşir.

3. fıkrada; devletin savunulması durumunun devamı esnasında Federal Millet Meclisi feshedilemez.

IX. Savunma Durumu Esnasında Kanun ve Yönetmeliğin Yürürlük Durumuna İlişkin 115k Maddesi Hükmü

Üç fıkradan ibaret bu hükmün;

1. fıkrasında; 115c, 115e ve 115g maddelerine göre çıkarılan kanunlar ile yönetmeliklerin hükümlerine aykırı düşen önceki kanunların hükümleri uygulanmayacaktır. Daha önce 115c, 115e ve 115g hükümlerine göre çıkarılmış kanunlardaki düzenlemeler hakkında, bu hüküm uygulanmaz.

2. fıkra hükmünde; müşterek komisyon tarafından çıkarılmış kanunlar ve bu kanunlar gereğince çıkarılmış yönetmelikler, savunma durumunun sona ermesinden sonra en fazla altı (6) ???????????yürürlükten kalkar. (Burası Ay mı? Gün mü? söylenmedi)

3. fıkrasında; madde 91a, 104a, 106 ve 107’den farklı düzenlemeler ihtiva eden kanunlar, savunma durumunun sona ermesinden itibaren en fazla ikinci hesaplama -bütçe döneminin sonuna kadar yürürlükte kalırlar.

Bu kanunlar, olağanüstü savunma durumunun sona ermesinin ardından Federal eyaletler meclisinin onayı ile Federal Millet Meclisinin çıkaracağı bir kanunla, Anayasanın VIIIa ve X. kısımlarındaki düzenlemelere uyarlanması için değiştirilebilir.

X. Savunma Durumunda Alınan Tedbirlerin Kaldırılması ve Bu Durumun Sona Ermesine İlişkin 115l maddesi Hükmü

1. fıkra hükmünde; Federal Millet Meclisi, Federal eyaletler meclisinin onayı ile her zaman, müşterek komisyonun çıkardığı kanunları yürürlükten kaldırabilir. Federal eyaletler meclisi, Federal Millet Meclisi bu konuda bir karar almasını talep edebilir.

Ayrıca, tehlikeleri önlemek için, müşterek komisyon veya federal hükümet tarafından kararlaştırılan tedbirler, federal milli meclis ve federal eyaletler meclisi tarafından kaldırılabilir.

2. fıkra hükmünde; Federal Millet Meclisi, her zaman, eyaletler meclisinin onayı ile, Federal Cumhurbaşkanı tarafından ilan edilmiş bulunan savunma durumu ile ilgili kararların sona erdiğini açıklayabilir. Federal eyaletler meclisi bu hususta Federal Millet Meclisinin bir karar almasını talep edebilir. Federal Savunma durumunun tesbitine ilişkin şartlar ortadan kalkmışsa, derhal bu durumun sona erdiği açıklanmalıdır.

3. fıkra hükmünde; Barış kararı Federal kanunla yürürlüğe girer.

§ 5. 1982 Anayasasının Olağanüstü Hal ile İlgili Hükümleri

Anayasanın, 119, 120 ve 121 maddeleri doğrudan olağanüstü hal rejimi ile ilgilidir. Sıkı yönetim, seferberlik ve savaş hali ile ilgili 122. maddesi ve kanun hükmündeki kararına ilgili 91. madde hükmü olağanüstü hal rejimi ile dolaylı olarak bağlantılıdır.

Genellikle olağanüstü haller iki farklı durumu kapsamaktadır. İlki tabii afet ve salgın hastalık ve ekonomik kriz hallerine mahsus OHAL durumudur. İkincisi, silahlı isyan, askeri darbe ve ayaklanma, işgal ve savaş hallerini kapsayan  OHAL durumudur.

I. Tabii Afet ve Ekonomik Bunalım Sebebiyle İlan Edilecek Olağanüstü Hal ile İlgili Anayasanın 119. Maddesi Hükmü

“Tabii afet, tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinde, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilan edebilir.”

Bu hükümde düzenlenmiş OHAL halleri, zorunlu tedbirler almayı gerektiren tabiat olayları ile ekonomik kriz ve bunalım halleridir.

II. Şiddet Olaylarının Yaygınlaşması ve Kamu Düzeninin Ciddi Şekilde Bozulması Sebepleri ile Olağanüstü Hali İlanıyla İlgili Anayasanın 120. Maddesi Hükmü

Madde hükmünde; “Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması hallerinde, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Milli Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü ilan edebilir.”

III. Olağanüstü Hallerle İlgili Düzenlemeler Hakkındaki 121. Madde Hükmü

Hükmün 1. fıkrasına göre; Anayasanın 119 ve 120. maddeleri uyarınca olağanüstü hal ilanına karar verilmesi durumunda, bu karar Resmi Gazetede yayımlanır ve hemen Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur. Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde ise derhal toplantıya çağırılır. Meclis, olağanüstü hal süresini değiştirilebilir. Bakanlar Kurulunun istemi üzerine, her defasında dört ayı geçmemek üzere, süreyi uzatabilir veya olağanüstü hali kaldırabilir.

Hükmün 2. fıkrasına göre; “119 uncu madde uyarınca ilân edilen olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile olağanüstü hallerin her türü için ayrı ayrı geçerli olmak üzere, Anayasanın 15 inci maddesindeki ilkeler doğrultusunda temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya nasıl durdurulacağı, halin gerektirdiği tedbirlerin nasıl ve ne suretle alınacağı, kamu hizmeti görevlilerine ne gibi yetkiler verileceği, görevlilerin durumlarında ne gibi değişiklikler yapılacağı ve olağanüstü yönetim usulleri, Olağanüstü hal Kanununda düzenlenir.”

Hükmün 3. fıkrasında aynen; “Olağanüstü hal süresince, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir. Bu kararnameler, Resmi Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur, bunların Meclisce onaylanmasına ilişkin süre ve usul, İçtüzükte belirlenir.” hükmü öngörülmüştür.

Anayasanın olağanüstü hallerle ilgili yukarıdaki 119, 120 ve 121. madde hükümlerinden, özellikle 121. madde hükmü ile sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerini düzenleyen, 122. maddesi hükmü arasında bir benzerlik ve paralellik mevcuttur.

IV. 25.10.1983 tarih ve 2935 Sayılı Olağanüstü Hal Kanununun Belli Başlı Hükümleri

Kanunun 1. maddesinde Olağanüstü Hal Kanunun amacının, Anayasanın 119. maddesi ile 120. maddelerinde öngörülmüş iki halin gerçekleşmesi durumunda uygulanacak hükümler belirlemektedir.

Kanunun 3. maddesinde olağanüstü hallerin ilanını gerektiren durumlar ve bunların ilanın dayandığı usul ve esaslar öngörülmüştür.

Kanunun ikinci bölümünde OHAL ilanının birinci türünü oluşturan tabii afetler ve ekonomik risk durumları 5, 6, 7 ve 8. maddelerinde düzenlenmiştir. 9. maddede bu durumlarda alınacak tedbirler (a) ila (j) bentlerinde öngörülmüştür.

 Kanunun 4. maddesinde; Anayasanın 121. maddesinde öngörülmüş olan hususlar hakkında 91. maddedeki kısıtlamalar ve usule bakılmaksızın kanun hükme kararnameler çıkarılabileceği, aynı gün bu KHK’lerin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulacağı hükme bağlanmıştır.

Kanunun ikinci bölümün 11. Maddesinde OHAL halinin İKİNCİ türünü oluşturan, “şiddet halinde alınacak tedbirler, (a) ile (g) bentleri arasında hükme bağlanmıştır.

SONUÇ:

Olağanüstü hallerle ilgili yukarıda incelenen ve değerlendirilen Anayasa hükümlerine ilişkin hukuki tesbitler özetle şöyle ifade olunabilir.

a) İsviçre Anayasasının 185. Maddesinde doğrudan OHAL tabiri kullanılmadan Federal Devlet İsviçre’nin, dış ve güvenliğini korumak için, Federal Hükümetin gerekli tedbirleri alabileceği öngörülmüştür.

İsviçre, Federal mevzuatında OHAL düzenlemeleriyle ilgili doğrudan bir Federal kanun mevcut değildir. Federal hükümet anayasaya göre, OHAL halleriyle ilgili Federal Yönetmelik ve idari işlem ve genelgeler yayınlamaya yetkilidir.

b) Fransız Anayasasının 16 ve 36. maddelerinde, OHAL halleriyle ilgili hükümler mevcuttur. Bu hükümlerde, usulüne uygun ve resmi şekilde Cumhurbaşkanının, Başbakanın, Meclis Başkanları ve Anayasa Konseyi ile görüşerek OHAL ile ilgili tedbirleri alabileceği öngörülmüştür.

Fransa’da 1955 yılında Cezayir’deki Ayaklanmanın bastırılması ile ilgili bir kanun mevcuttur. Bu kanun detaylı olarak hükümetin ve idarenin yetkilerini öngörmektedir.

Bu kanun halen yürürlüktedir. Ancak kanun değişikliği ile ilgili bir hükümet tasarısının mevcut olduğu söylenmektedir.

c) Federal Almanya’da 24 Haziran 1968 yılında yapılan değişiklikle anayasanın 115a ile 115k maddeleri arasında toplam (11) adet hükümde, devletin kendini savunma durumu başlığı altında, oldukça ayrıntılı hükümler öngörülmüştür. Yukarıdaki, anayasa maddelerinde Federal Millet Meclisi hükümetin, Cumhurbaşkanının Federal Millet Meclisinin ve Eyaletler Meclisinin ve 48 üyeli Müşterek Komisyonun, bu döneme özgü çıkarabileceği kanunların usul ve esaslar öngörülmüştür. Federal Anayasa Mahkemesi ile diğer  kanunların uygulanmasına ve yürürlüğüne dair hükümler mevcuttur. Federal Almanya, OHAL hallerini düzenleyen, özel bir kanun mevcut değildir.

d) OHAL rejimleri ile ilgili, Türkiye Anayasasının 119, 120, 121 Maddeleriyle, sıkı yönetim ve savaş halinde geçerli olacak usul ve esasları öngören 122. maddesi mevcuttur. Türkiye’de ayrıca halen yürürlükte olan 25.10.1983 tarih ve 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanunu ve ayrıca meskun 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu mevcuttur.

İsviçre ve Türk Anayasalarında Federal Mahkeme ile Anayasa Mahkemesinin OHAL durumunda, görev ve yetkilerinin ne olduğu İsviçre’de yazılı değildir.

Türkiye Anayasasının 140. Maddesinin 1. fıkrasında, KHK’lerin Anayasa Mahkemesinde dava açılamayacağı öngörülmüştür.

 

Prof. Dr. İbrahim KAPLAN

Türk Hukuk Kurumu Onur Kurulu Üyesi