Kurumumuz Üyesi Prof Dr. Hikmet Sami Türk’ün yazılı açıklaması : 

“Bu konudaki Cumhurbaşkanı Kararı, 1945 yılında Kariye Camiinin müze ve müze deposu olarak kullanılmak üzere Millî Eğitim Bakanlığı’na tahsisine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararını  iptal eden Danıştay 10. Dairesi’nin 11.11.2019 tarih ve E. 2019/11776 tarih ve K. 7680 sayılı Kararına dayanmaktadır. Daha önce 10 Temmuz 2020 tarih ve 2729 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile İstanbul Fatih’deki Ayasofya Camiinin Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek yeniden ibadete açılması da,  Ayasofya Camiinin müzeye çevrilmek üzere ‘binanın tamir ve muhafazası masrafları’ dahil, gerekli işlemlerin Maarif Vekilliğince yapılmasına ilişkin 24.11.1934 Bakanlar Kurulu Kararını iptal eden Danıştay 10. Dairesi’nin 2.7.2020 tarih ve E. 2016/16015, K. 2020/2595 sayılı Kararına dayanmaktaydı. Bu bakımdan Ayasofya ve Kariye camilerinin ibadete açılmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığı’na devri hakkındaki Cumhurbaşkanı   Kararları, her iki Danıştay Kararının yerine getirilmesi niteliğindedir. Hatta Kariye Camii hakkında Ayasofya Camiinden önce verilmiş olan Danıştay Kararının yerine getirilmesinde geç bile kalınmıştır. Şimdi sıra, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın kılıç kuşanıp minbere çıkmasına gelmiştir.

Ayasofya ve Kariye camilerinin müzeye çevrilmesine ilişkin 1934 ve 1945 yıllarındaki Bakanlar Kurulu kararlarının 2019 ve 2020  yıllarındaki Danıştay kararlarında dikkate alınmayan ve değerlendirilmeyen evrensel yönü, Bizans döneminden kalma eşsiz sanat eserleri ile dolu iki büyük kilise olan, Hristiyan inancı bakımından büyük önem ve anlam taşıyan, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından onarım ve bakımlarla korunan bu camilerin tarihten gelen ortak miras olarak tüm insanlık âlemi ile paylaşılması düşüncesidir. Bu evrensel mesajın kaybolmaması, her iki camiin kilise yapısındaki özelliklerin Müslüman inancı içinde korunmasına olanak verecek geniş ufuklu bir  görüş ve uygulama ile sağlanabilir.”

(21.8.2020)