KOVİT-19 Aşıları Kalp-Damar Hastalığı mı Yapıyor mu?
1 Yanıt
Dostlar,
Havaların çok ısınmasıyla nefes darlığı ve yorulmayla (eforla) gelen solunum zorlanması (efor dispnesi, çarpıntı..) yüzünden epey soru alıyoruz.
Anımsanacağı üzere salgın döneminde en çok TV konuşması yapan – makale yazan… açık ara ile biz olmuştuk.
Ülkemizin hazin mi hazin durumuna bakınız ki; gece gündüz en güncel bilimsel verileri tarayarak ulusumuza eriştirdiğimiz bilgiler ve iktidarın çok hatalı politikalarını eleştirmemiz yüzünden açık ölüm tehditleri de almıştık.
Devlet bir “koruma” önermedi, biz de istemedik ama bu tehditçiler hakkında Cumhuriyetimizin savcıları da sağolsunlar (!), hiçbir işlem yapmadılar!
***
KOVİT-19 salgını tümüyle sönümlenmedi. Denetim altında, sınırlı. Ancak her türden olmak üzere “ardışık afetler” G20 ülkeleri 2021 Roma sonuç bildirine göre biz dünyalıları bekliyor. Evet, KOVİT-19 salgınının tümüyle sönümlendiği söylenemez. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 5 Mayıs 2023’te küresel acil durum ilanını kaldırmış olsa da, virüs hala dolaşımda ve yeni olguların bildirimi sürüyor.
Endemik Olarak Sürüyor mu?
Birçok uzman, KOVİT-19’un artık endemik bir hastalık durumuna geldiğini belirtiyor. “Endemik” olma, bir hastalığın (bulaşıcı ya da değil) belirli bir coğrafyada veya toplumda sürekli olarak var olması ve öngörülebilir, yönetilebilir düzeylerde seyretmesi anlamına geliyor. KOVİT-19‘a neden olan SARS-CoV-2 virüsü (Yeni Korona Virüs) insan toplumunda kalıcılaşmıştır. Grip ve öbür solunum yolu virüsleri gibi mevsimsel artışlar gösterebiliyor. Bu, virüsün tümden ortadan kalkmayacağı, ancak hastalığın daha az şiddetli ve sağlık sistemleri için daha yönetilebilir sürekli bir tehdit oluşturduğu anlamına geliyor.
Yeni Bir Salgın (Epidemi) Riski Var mı?
Yeni bir salgının (epideminin) ortaya çıkma riski her zaman var. Virüsler sürekli mutasyona uğruyor ve bu durum, eldeki aşılara veya doğal kişisel / toplumsal bağışıklığa karşı daha dirençli veya daha bulaşıcı yeni türlerin (varyantların) ortaya çıkmasına yol açabilir.
Şu sıralarda XFG gibi yeni varyantlar dünya genelinde yayılım göstermekte. DSÖ bu varyantların riskini “düşük” olarak değerlendirse de, bu varyantların yayılma hızı ve olgu (vaka) sayısındaki artışlar izleniyor. Ancak uzmanlar,
Şu anki KOVİT-19 aşılarının bu varyantlara karşı ciddi hastalığı önlemede
hala etkili olduğunu belirtiyor.
Özetle, KOVİT-19 eskisi gibi bir “salgın” olmasa da, hala küresel bir sağlık sorunu ve yeni varyantlar ile yerel salgın riskleri sürüyor. Bu nedenle, özellikle riskli kümeler (gruplar) için aşılamanın / toplum bağışıklığının güncel ve yeterli tutulması ve kişisel hijyen gibi önlemlere dikkat edilmesi önemini koruyor.
***
Ne var ki / ne yazık ki, aşı karşıtları boş durmuyor..
Bize de sıklıkla, “Kovit aşılarının kalp – damar hastalıklarını artırıp – artırmadığı” soruluyor. Aşağıda net bilimsel ve güncel bilgiler verelim.
***
KOVİT-19 Aşıları ve Kalp-Damar Hastalıkları
KOVİT-19 aşıları ile kalp-damar hastalıklarında “önemli (Biyoistatistiksel olarak anlamlı) bir artış” olup olmadığına ilişkin bilimsel veriler, özellikle miyokardit (kalp kası iltihabı) ve perikardit (kalp zarı iltihabı) riskinin artmasıyla gündeme gelmiştir.
Miyokardit ve Perikardit: KOVİT-19 mRNA aşıları (örn. Pfizer-BioNTech ve Moderna), özellikle genç erkeklerde ve 2. dozdan sonra miyokardit ve perikardit riskinde çok küçük bir artışla ilişkilidir. Bu durum genellikle hafif gitmekte ve kısa sürede iyileşmektedir. Risk, genel toplumda oldukça düşük kalmaktadır ve KOVİT-19 hastalığının kendisinin miyokardit ve öbür kalp komplikasyonlarına yol açma riski, aşıdan kaynaklanan riskten çok daha yüksektir.
ABD CDC (Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri): CDC’ye göre, mRNA KOVİT-19 aşıları sonrası miyokardit ve perikardit olguları enderdir ve çoğu hasta iyi yanıt vermiştir.
Avrupa İlaç Ajansı (EMA): EMA da aşı sonrası bu yan etkilerin ayırdında (farkında) olup, aşıların yararlarının olası (potansiyel) risklerinden ağır bastığını belirtmiştir.
Araştırmalar: Büyük kitlelere dayalı (popülasyon temelli) çalışmalar (örn. İsrail, ABD, Avrupa’da) bu ilişkiyi doğrulamış ancak riskin genel toplum için düşük olduğunu ve genellikle hafif gittiğini göstermiştir. NEJM (New England Journal of Medicine), JAMA Cardiology gibi saygın dergilerde yayınlanan araştırmalar bu konuyu ayrıntılı ele almıştır.
Öbür Kalp-Damar Hastalıkları: Geniş çaplı bilimsel araştırmalar ve klinik veriler, KOVİT-19 aşılarının genelde kalp krizi, felç veya öbür ciddi kalp-damar hastalıklarında genel toplumda (popülasyon düzeyinde) “önemli” bir artışa neden olduğuna ilişkin güçlü bir kanıt sunMAmaktadır. KOVİT-19 enfeksiyonunun kendisi, özellikle ağır olgularda, kalp-damar sistemi üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir ve kalp krizi, felç veya öbür kardiyovasküler olay riskini artırabilir. Bu nedenle, aşı olmanın genel kalp sağlığı açısından yararlı olduğu kabul edilmektedir, çünkü aşı KOVİT-19 enfeksiyonunun şiddetini ve dolayısıyla enfeksiyonun neden olabileceği kalp komplikasyonlarını azaltır.
Güvenilir Bilimsel Kaynaklar: Bu konuda en güvenilir bilgiler için aşağıdaki kurumların yayınlarına başvurulabilir :
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) (ABD)
Avrupa İlaç Ajansı (EMA)
Sağlık Bakanlıkları ve Halk Sağlığı Kurumları (Türkiye Halk Sağlığı Kurumu gibi)
Saygın Tıp Dergileri: The Lancet, New England Journal of Medicine, JAMA (Journal of the American Medical Association), British Medical Journal (BMJ), Circulation, European Heart Journal gibi hakemli dergilerde yayınlanan araştırmalar.
Sonuç olarak: Aşı sonrası kalp-damar yan etkileri görülse de, bunlar genellikle ender ve hafif gitmektedir.
Aşıların sağladığı yararlar (KOVİT-19 enfeksiyonunun önlenmesi
veya şiddetinin azaltılması) bu risklerden çok daha ağırdır.
Sevgi ve saygı ile. 07 Temmuz 2025, Ankara
Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, BSc, LLM
Atılım Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı (Toplum Hekimliği) Uzmanı
Hekim, Hukukçu-Sağlık Hukuku Uzmanı, Mülkiyeli
www.ahmetsaltik.net profsaltik@gmail.com